top of page

Koray Aykanat

    

Gaziemir

Gaziemir’in temelini oluşturan Seydiköy'ün eski halinden artık pek eser yok. Zamanla sınırları içerisine konumlanan askerî birlikler, havalimanı, Ege Serbest Bölge ve Fuar İzmir ile beraber çehresi tamamen değişmiş durumda. Bir zamanlar köyü çevreleyen tarlalar ve zeytinliklerden, şimdi toplu konutlar ve siteler yükselmekte. Geriye kalan köy evleri, yerlerini apartmanlara bırakmayı bekliyor rantsal bir umutla. Herkesin birbirini tanıdığı sokaklarda ise yüzler artık birbirine yabancı.

 

Beş yıl önce, ev ve iş arasındaki mesafeyi kısaltmak adına ani bir kararla taşındığım Gaziemir, benim için halen barınmanın ötesine geçebilmiş değil. Çocukluğumu geçirdiğim ve ayrılmak durumunda kaldığım mahallem haricinde, yaşadığım tüm mekânlara duyduğum aidiyetsizlik burada da hüküm sürüyor. Ve her an buradan gidecekmiş gibi günlerimi geçiriyorum.

 

Proje sürecinde sadece mahallede değil, içsel bir yolculuğa da çıktım. Yaşadığım mekânlara aidiyetsizliğimi ve bu mekânları dolduran insanlara karşı olan mesafemi sorguladım kendi içimde. Ve bu sorgu hali, ürettiğim fotoğraflarda gösterdi kendini. Bina yığınları arasındaki parklar veya mahallenin çeperindeki geniş alanlarda küçük birer figür olarak görünen yalnız insanlar, mahalle aralarında bir başına dolaşan koyun sürüsü, yazıları silinmiş/örtülmüş veya paslanmış satılık ‘lüks konut’ tabelaları, üst üste binmiş eski evler ve yeni binalar, mahallemle kuramadığım bağların birer simgesine dönüştü.

bottom of page